TATİL Mİ DEDİNİZ!!!

Kısa bir merhaba yazısı yazıp, iki gündür deli gibi bir uykuya teslim ettim kendimi.Antalya nın 45 dereceyi bulan, insanı oturduğu yerde buharlaştıran sıcağında uyumanın mümkünü olmadığı için geldiğim günden beri aralıksız uyuyorum.Uyanıyorum gözüm yatakta,Ali ye kuzuyu teslim edip hoopp tekrar uykuya teslim oluyorum gece ise sindrella gibi saat 12 yi vurunca gözlerim kapanmaya başlıyor.
Artık bünyenin ihtiyacı olan uyku açığı kapandığı için yataktan full enerji ile kalktım bugün.Keyifliyim kuzu içeride parmak boyası yaparken fonda miles davis çalıyor.Ohh daha ne olsun:))

Bu Talya ile beraber geçirdiğimiz 3. yaz tatilimiz.Ve bu yıl şunu anladım ki çocukla tatil yapma eylemi külliyen yalan,külliyen kandırmaca Anne baba olunca artık tatil yapmıyorsunuz arkadaşlar sadece mekan değiştiriyorsunuz.Eskiden 1 koca bavulla tatile giden ben fark ettim ki Talya doğduğundan beri Ali ile orta boy bir bavulu paylaşır olmuşuz.Evde ki en kallavi bavul ise henüz 3,5 yaşında ki kızıma ait.Bitiyor mu tabiki hayır,ilaçları, ayakkabıları,boyaları,oyuncakları,kovası,küreği ise ediyor mu bir bavul daha..Siz koca bir tatili üstünüz de plaj elbiseniz veya şort tişört geçirirken çocuğunuz beachlerin yeni ikoncanı edasıyla kumsallarda boy gösteriyor.Yavrunuz güneşte yanmasın diye 15 dakika da bir güneş koruyucu sürmeye veya ıslak mayosunu değiştirmeye  çalışmaktan kendinizi unutup 3. derece yanık olmanız da için cabası

O plaja inme seremonisini de unutmamak lazım..Elde koca koca plaj çantaları,her nevi şişme oyuncaklar,kovalar kürekler,havlular.Gören plaja 1 haftalık çadır kurmaya geldiğinizi zanneder.

Ama minik kuzunun gözlerinde ki o mutluluğu görmek tüm bu eziyete değiyor mu??....delice ama evet kesinlikle değiyor...

Şu beşer hafızamın oyununa gelmemek için kısa kısa notlar yazmalıyım kendime.Mesela küçük mercan balığım kolluklarla yüzmeye başladı.Artık rahatlıkla belini ve kollarını kullanıyor, öylesine korkusuz ki suyun içinde, dubalara kadar yüzen kuzenlerinin yanına gitmek için kaşla göz arasında yüzmeye başlıyor.Biz fark edene kadar neredeyse yolu yarılamış oluyor.

Parmak arası terliklere sarmış durumdayız.Bu yaz başladığından beri aldığım parmak arası terliklerin sayısı üçü buldu.Ancak ayaklar tontiş,parmaklar dolma olunca terlikler hep küçük geliyor tostosuma.Bana kalırsa bu tarz terlikleri giymek için henüz anatomisi bile oturmadı kuzunun ama öyle sevimli istiyor ki kendimi yine bir ayakkabıcı da parmak arası terlik alırken buluyorum.-Ali haklı galiba ben Talişe hayır diyemiyorum-
Bu tatilin en keyifli yanı ise kuzunun tam bir baba aşığı olması sebebiyle sahilde yanıma neredeyse hiç gelmemesi oldu.Ben de fırsat bu fırsat deyip şezlonga uzanıp okunmak için sırada bekleyen kitaplarımdan bazılarını okuma fırsatı buldum.(Ahmet Ümit in İstanbul Hatırası,Jean-Cristophe Grange ın Kurtlar İmparatorluğu)
Kuzuya ise bol bol kitap alışverişi yaptık hep beraber(Duygularınız,Vücudunuz,Yavru Karınca,eksik Cemile kitapları,Müzisyen İnek Sırma,Dora'nın boyama ve faaliyet kitabı)
Taliş ise çok mutluydu yıl boyunca sadece yazları görüşebildiği arkadaşları Barış,Ceren,Dilay,Dilara ile beraber oynadı,tepindi,kavga etti,denize girdi....
Ve bir tatilimiz de böyle geçti gitti....